Ekler
  
  
Metin
  
Sincap Orman Çocuk Tiyatrosu vasıtasıyla her yıl ortalama 150 bin çocuğumuza orman ve doğa bilinci aşılanmaktadır. 2011 yılında 176.448, 2012 yılında 268.130 ilköğretim öğrencisine ulaşılmıştır
  
Ülkemizde mülkiyeti devlete ait yaklaşık 21.7 milyon Ha. Orman alanı içerisinde toplam 21.375 orman köyünde 7.095.650 kişi yaşamakta olup,  Kırsal kesimde yaşayanlarında  %40’ı orman köyünde yaşamaktadır.
  
Son 10 yılda çıkan yangınların sebepleri analiz edildiğinde;

İhmal ve dikkatsizlik                       : % 58
Sebebi bilinmeyen             :% 21
Kasıt                                      :% 13
Yıldırım                                  :%   8
 
Bu sonuçlara göre ülkemizde meydana gelen orman yangınlarının çıkış nedeni % 98’i insan kaynaklıdır.
  
Zararlı böcek türlerine karşı her yıl ortalama 600 bin hektar alanda mücadele yapılmaktadır.

52 adet laboratuvar ile biyolojik mücadeleye öncelik verilmektedir
  
​Ormanların insanların ruh ve beden sağlığı üzerine olan olumlu etkileri de küçümsenemeyecek düzeyde önemlidir. Şehir ormanlarının insanlara sağladığı sosyal ve psikolojik işlevleri; açık alanda egzersiz yapma, bedensel ve ruhsal dinlenme, sosyal çevre edinme, betonlaşmış ev ve iş ortamından uzakta kendini daha özgür ve daha araştırmacı hissederek doğa hakkında pek çok şeyi öğrenme ve keşfetme olarak sıralayabiliriz.

 
Ülkemizde de şehirleşme ile birlikte özellikle şehir halkının şehir yakınlarındaki ormanlık alanlara olan talebi artmıştır. Bu talebin karşılanması gayesiyle Genel Müdürlüğümüz "Şehir Ormanı Projesi"ni halkımızın hizmetine sunmuştur.
  
Arıcılara destek olmak ve organik gıda üretimine teşvik etmek gayesiyle bal ormanı tesislerinin kurulması çalışmalarını başlattık
  
Bakanlığımızca 2008-2012 yıllarını kapsayan “Ulusal Ağaçlandırma Seferberliği Eylem Planı” hazırlanarak çalışmalar başlatılmıştır. Plan kapsamında 5 yıllık süre içerisinde 2.300.000 hektar alanda Ağaçlandırma, Rehabilitasyon, erozyon kontrolü, ve mera ıslahı çalışmaları hedeflenmiştir. 2013 yılı itibari ile hedeflenen programın üzerine çıkılarak 2.420.000 hektar alanda çalışmalar gerçekleştirilmiştir.
  
Dünyanın en önemli yenilenebilir doğal kaynaklarından biri olan ormanlara gerekli önemin verilmediği düşüncesiyle, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Organizasyonunun (FAO) çabalarıyla,  21 Mart pek çok ülke tarafından kuzey yarım küresinde ilkbaharın, güney yarım küresinde de sonbaharın başlangıç günü olarak kabul edilmiş ve “Dünya Ormancılık Günü” olarak kutlanması teşvik edilmiştir. Ülkemizde 1975 yılından itibaren 21 Mart “Dünya Ormancılık Günü”, 21 Mart’ın içinde olduğu hafta da “Orman Haftası”  olarak kutlanmaktadır.
Uzun yıllar bu şekilde (gayrı resmi olarak) kutlanmakta olan 21 Mart, son olarak Birleşmiş Milletler Genel Konseyinin  28 Kasım 2012 tarihinde almış olduğu kararla tüm dünyada 21 Mart gününü “Uluslararası Ormancılık Günü” olarak ilan etmiştir. 21 Mart Günü, üye ülkelerde kutlanacak ve tüm orman tiplerinin önemi konusunda kamuoyunun farkındalığı artırılacaktır.
  
Yapılan teknik ormancılık çalışmalarıyla, ülkemizin orman alanı 1972 yılında 20,2 milyon hektar iken, 2004 yılında 21,1 milyon hektar, 2012 yılı sonu itibariyle de 21,7 milyon hektara ulaşmıştır.
  
Ormanlar aynı iklim koşullarına sahip çıplak toprağa kıyasla yüzeysel akışı 15-20 kat, erozyonu da 350 kat azaltır.

 
  
Ormanlar, kenarından geçen 50 metre genişliğindeki bir otobanın trafik gürültüsünü 20-30 desibel azaltır.
  
1 hektar iğne yapraklı orman yılda 30 ton, geniş yapraklı orman ise yılda 16

ton oksijen üretir.
  
100 yaşındaki bir kayın ağacı, saatte 40 kişinin çıkardığı 2,35 kilogram karbondioksidi yok eder.
  
Tüm avrupa'da 12 bin tür bitki var.Türkiye'de ise 9000.
  
Dünyada her yıl 16 milyon hektar orman alanı yanmaktadır.(82 Nijerya kadar)
  
Dünyadaki kağıt tüketiminin yarısı geri kazanılsa,Her yıl 8 milyon hektar orman alanı korunabilir.
  
Her yıl doğaya 7 ağaç borcumuz var!
Çünkü;
Bir yıl içinde, kullandığımız kağıt-kartonlar ve ayrıca yaşamsal ihtiyaçlarımız için 7 adet ağacı tüketiyoruz.
  
Dünyada her yıl kağıt tüketiminin yarısı geri kazanılsa, Türkiye büyüklüğünde bir ormanlık alan yok olmaktan kurtarılmış olur.
  
Orman, erozyonu önler, rüzgarın hızını azaltır. Toprağı kökleri ile tutarak yağışların ve akarsuların toprağı taşımasını önler.
  
Tüm avrupa’da 12 bin tür bitki var.
Türkiye’de ise 9000.
  
Ormanlarımdan bir yaş dal kesenin,
Başını keserim…
(Fatih Sultan Mehmet)

  
Sıcağı ve soğuğu dengeler. Yazın sıcaklığı azaltırken, kışın ise sıcaklığı arttırır. Radyasyonu önler.
  
Bir hektar Ladin ormanı yılda 32 ton, Kayın ormanı 68 ton, Çam ormanı 30 ton toz emer,
  
Ormanlar biyolojik dengeyi korur.Yapraklı ağaçlardan oluşan bir bölgede 50 kuş cinsi yaşayabilir,
  
50 m genişliğindeki bir otobanın gürültüsünü 20-30 desibel azaltır.
  
Ağaçsız bir alana göre 8 kat fazla humus oluşturur ve toprak canlılarının yaşamasına olanak sağlar.
  
25 m boyunda ve 15 m tepe çatısına sahip bir kayın ağacı saatte 1,5 kg oksijen üretir.
  
Günümüzde hava kirliliğinin yaklaşık %50’si ormanlar tarafından temizlenip dezenfekte edilir.
  
Egzoz gibi zehirli gazları, kirli suları dezenfekte ederek temizlerler.
  
10x10m’lik bir alanda yer alan 25m’lik boyunda ve 100 yaş civarında bir kayın ağacı kökleri ve kılcal damarları arcılığıyla yılda 30.000 lt. su çeker ve verimli toprağın akmasını önler.
1 - 30Sonraki